Hyde Antik Kenti

Karacadağ’ın en yüksek zirvesinde ve orta kısmında kurulan Hyde Antik Kenti, muhtemelen Hitit çağı yerleşmelerinden biridir.

Karacadağ, doğal güzellikleri ve tarihi zenginlikleriyle dolu olan bir bölgedir. En yüksek zirvesinde ve orta kısmında kurulan Hyde Antik Kenti, muhtemelen Hitit çağı yerleşmelerinden biridir. Dış ve iç surları, köşegenlerindeki burçları ve çıkışında bulunan yolları günümüze kadar sapasağlam ayakta durmaktadır. Antik kentin dış surları, muhteşem volkanik kayaların bloklar şeklinde kesilerek yapıldığına dair bilgiler, hala bizi hayretler içinde bırakmaktadır.

Hyde Antik Kenti’nin bulunduğu yüksek zirve, 2030 metrelik yüksekliğiyle, Yeşilyurt kasabasından Bağdaylı köyüne çok bozuk bir yol ile ulaşılabilmektedir. Yolculuğunuz sırasında Ovacık Yaylası’na ulaşacak ve bu muhteşem alanı keşfedeceksiniz. Yayla, 1550 metre yükseklikte bulunur ve geniş dağlar arasında eşsiz bir alan sunar. İç Anadolu’nun en korunaklı ve en büyük meşe ormanlarını içinde barındıran Karacadağ’da, yaylaya ulaştığınızda gördüğünüz yüksek tepeler, aslında bir zamanlar Hititlerin korunaklı kaleleri ve askeri yapıları olarak karşınıza çıkacaktır.

Hyde Antik Kenti’nin bulunduğu bölgede Gertrude Bell gibi ünlü araştırmacılar, birçok kazı yapmış ve antik eserleri yurt dışına taşımıştır. Bu tarihi ve kültürel zenginliklerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması büyük önem taşımaktadır. Hyde Antik Kenti’nin tarihi belgelerle tanınması, bu gizemli yerleşimin öyküsünü ortaya çıkarmak için önemli bir adımdır.

Hyde Antik Kenti, bölgenin tarih ve doğa severler için keşfedilmeyi bekleyen değerli bir hazine gibidir. Tarihi kalıntıların yanı sıra, doğal güzellikleri ve etkileyici manzaralarıyla da göz kamaştıran bu bölge, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Hyde Antik Kenti ve çevresi, doğal ve tarihi zenginlikleriyle her gezginin ilgisini çekecek bir destinasyondur.